Siz de yazmayı seviyor ve bir blogunuz olsun istiyor, fakat sitenizi nasıl bir altyapı ile oluşturacağınızı bilmiyorsanız bu tavsiyem tam size göre.
Her yeni bloggerin aklındaki en büyük soru işareti, blogun nerede barındırılacağıdır. Teknik konulara aşina olmayan çoğu insanın, bu zorlu karar verme süreci ve boğuldukları teknik detaylar nedeniyle blog açmaktan soğuduğunu görüyorum.
Bu noktada izleyebileceğiniz iki yol var: ilki blogunuzun web hosting yönetimi ve yazılım kurulumuyla sizin ilgilenmeniz, ikincisi ise bu detayları blog hizmeti aldığınız yere bırakmanız.
Yazıma devam etmeden önce, hangi yöntemi seçerseniz seçin, blog yazılımı olarak WordPress’i kullanmayı şiddetli tavsiye ediyorum. Joomla, Drupal gibi güçlü rakiplerinden bile çok ötede, kullanımı kolay ve sorunsuz bir bloga sahip olacağınızı garanti edebilirim.
İlk alternatifte, kafanızı meşgul edecek soruları şöyle sıralayabilirim :
- Hangi hosting firmasını seçmeliyim?
- İlgili firmanın hangi paketini seçmeliyim?
- Trafik arttığında yavaşlıkla nasıl başa çıkacağım? (=paket ve/ya sunucu değişikliği)
- Yedeklerimi nasıl ve ne sıklıkta almalıyım?
- Yedeklerimi nerede saklamalıyım?
- İleride hosting firmasını değiştirmem gerekirse ne yapacağım?
- Blog yazılımının yeni versiyonlarını nasıl takip edeceğim?
- Ödeyeceğim ücrete gerçekten değecek mi?
Görüldüğü üzere; teknik bilgi, zaman ve maliyet gerektiren bu süreç, genelde bu işlere uzak çoğu insanı blog yazarı olmaktan, blog sunucu yöneticisi olmaya doğru itiyor 🙂 Böylece yazmaktan soğumaya başlamanız çok sürmüyor.
Peki ben ne tavsiye ediyorum?
Benim tasviyem, wordpress.com‘dan ücretsiz bir hesap açıp, eğer kendi domain adresinizi kullanmak istiyorsanız, $13 daha vererek domain mapping hizmeti satın almanız. Böylece ücretsiz hesabınızı, daha önce satın aldığınız alan adınızı buraya yönlendirerek kullanabilirsiniz (alan adını satın alma işlemi de wordpress.com üzerinden yapılabilse de, ben ICANN akredite yerli bir şirket olan İHS‘den yapmayı tercih ediyorum).
Bu yöntemin size sağladığı kolaylıklar ise şu şekilde :
- Hiçbir teknik detayla zaman kaybetmiyorsunuz
- Sitenize her zaman hızlı bir şekilde erişilebiliyor
- Yedek alma gibi bir derdiniz olmuyor
- Hosting firması değiştirme gibi bir derdiniz olmuyor
- İleride domain adınızı kullanmaktan vazgeçseniz bile, ücretsiz wordpress hesabınızı kullanmaya devam edebiliyorsunuz
- Her zaman en güncel WordPress sürümünü kullanmış oluyorsunuz
- Alan adı ücretini iki alternatifte de ödeyeceğinizi düşünürsek, yıllık maliyeti sadece $13 oluyor
En değerli sermayemiz olan zamanı, en verimli şekilde kullanabilmek dileğiyle..